Yeni Modem Takıldı Ama Neden Daha Yavaş Hissediliyor?
Yeni bir modem aldığınızda beklentiniz, internetin eskisine göre daha hızlı ve stabil çalışmasıdır. Ancak bazen tam tersi olur: bağlantı kopmaz ama hız düşük kalır, sayfalar geç açılır veya videolar sürekli ara belleğe alır. Bu durumda ilk akla gelen şey “modem hatalı mı?” olur. Oysa gerçekte sorun genellikle modemden değil, kurulum ve ayarlardan kaynaklanır. Yeni modem, teknik olarak daha güçlü olsa bile bazı ayar farkları, sinyal zayıflaması veya hat gürültüsü nedeniyle internet eskisinden yavaş görünebilir.
Modem Işıkları Normal Ama İnternet Yok?
Modem Çok Isınıyor, Normal Mi Yoksa Patlar Mı?
Modem Resetliyken İnternete Girmek Mümkün Mü?
1. Modem Değişimi Her Zaman Hız Artışı Getirmez
Birçok kullanıcı, eski modemi değiştirince internetin otomatik olarak hızlanacağını düşünür. Ancak bağlantı hızı, servis sağlayıcınızın size tanımladığı bant genişliğiyle sınırlıdır. Yani 35 Mbps’lik bir pakette yeni bir modem takmak, o sınırı aşmanızı sağlamaz. Yeni modem, sadece mevcut hızı daha stabil ve verimli şekilde dağıtabilir. Eğer bağlantı türü (örneğin ADSL, VDSL veya fiber) değişmediyse, hat üzerindeki kapasite aynı kalır. Bu yüzden hızda artış değil, bazen tam tersi bir yavaşlama algısı yaşanabilir.

2. İlk Kurulumdan Sonra Hızın Düşük Görünmesi Normal Olabilir
Modem ilk kez takıldığında, bağlantı protokolü (örneğin PPPoE) servis sağlayıcıyla eşleşir. Bu süreçte modem birkaç kez yeniden senkron olur. Bazı sağlayıcılarda (özellikle VDSL hatlarda) ilk 24 saat içinde hat stabilizasyon süreci devreye girer. Bu süreçte bağlantı birkaç kez otomatik kopabilir ve hız düşük görünebilir. Aslında sistem, hattın en uygun gürültü toleransını bulmaya çalışır. Genellikle 1–2 gün içinde hız stabil hâle gelir.
Modeme Birisi Bağlanmış Olabilir Mi Nasıl Anlarım?
Elektrik Varken Modem Neden Kapanır?
Elektrik Kesildiğinde Modem Neden Bozulur?
3. Kablo ve Adaptör Uyumsuzluğu
Yeni modemle birlikte gelen güç adaptörü veya DSL kablosu bazen eski modemle kullanılanlardan farklı olabilir. Görünüşte benzer olsalar da, adaptörün amper değeri düşükse modem tam performansla çalışamaz. Bu da kablosuz yayın gücünü ve bağlantı kararlılığını etkileyebilir. Aynı şekilde, eski DSL kablosu oksitlenmişse veya bağlantı uçları gevşekse, yeni modem yüksek hızları doğru algılayamaz. Kısacası, modem yeni olsa da çevresindeki ekipman eski kaldıysa, performans düşer.
4. Modem Konumu ve Sinyal Dağılımı
Modem değiştirildikten sonra genellikle kablolar yeniden düzenlenir ve modem farklı bir konuma taşınır. Bu, sinyal gücü üzerinde ciddi fark yaratabilir. Yeni modem masanın altına, TV ünitesinin arkasına veya duvar köşesine konduysa, kablosuz sinyal zayıflayabilir. Özellikle beton duvarlar, buzdolabı veya televizyon gibi metal yüzeyler Wi-Fi dalgalarını engeller. Yeni modem eskisinden daha güçlü olsa bile yanlış konumda sinyal verimi düşer ve bağlantı yavaş hissedilir.
5. Wi-Fi Standartları Arasındaki Fark
Yeni modemlerin çoğu Wi-Fi 5 (802.11ac) veya Wi-Fi 6 (802.11ax) teknolojilerini destekler. Ancak bağlı cihazlar (örneğin telefon, laptop veya tablet) eskiyse, bu standartlardan tam yararlanamaz. Yani modem teorik olarak çok hızlı olsa bile, cihazınız Wi-Fi 4 (802.11n) protokolünde çalışıyorsa hız farkı hissedilmez. Hatta bazı durumlarda, modem bu cihazlara uyum sağlamak için sinyal gücünü düşürür. Bu da “modem değişti ama internet eskisinden daha yavaş” izlenimi yaratır.
6. Hat Gürültüsü (SNR) ve Attenuation Değerleri
İnternet hızını belirleyen unsurlardan biri de hat gürültü oranıdır (SNR – Signal to Noise Ratio). Yeni modem takıldığında bu değer değişebilir çünkü her modelin gürültü toleransı farklıdır. SNR değeri düşükse (örneğin 6 dB altı), hat istikrarsız olur ve modem bağlantı hızını otomatik olarak düşürür. Aynı şekilde “attenuation” (zayıflama) değeri yüksekse, hat uzunluğu fazla veya kablo kalitesi düşüktür. Bu durumda eski modem hatayı tolere etmiş olabilir, ancak yeni modem daha hassas davranarak hızı düşürür.
7. İnternet Hızını Etkileyen Gizli Faktör: DNS ve Modem Yazılımı
Bazı modemlerde varsayılan DNS sunucuları yavaş tepki verir. Bu durumda internet aslında hızlıdır, ama sayfa açılış süresi uzar. Yani “hızlı bağlantı – yavaş erişim” paradoksu yaşanır. Yeni modemlerde DNS genellikle servis sağlayıcının otomatik adresine ayarlıdır. Eğer bu adres yoğunluktan etkileniyorsa, Google DNS (8.8.8.8 – 8.8.4.4) veya Cloudflare DNS (1.1.1.1 – 1.0.0.1) kullanmak fark yaratabilir. Ayrıca modemin yazılımı (firmware) güncel değilse, cihaz yeni hat standartlarıyla uyumsuz çalışabilir ve bu da hızı düşürür.
8. Modem Değişiminden Sonra Beklenmesi Gereken Adaptasyon Süresi
Yeni modem takıldıktan sonra, bazı servis sağlayıcılar hattı “öğrenme” moduna alır. Bu modda sistem, hattın maksimum desteklediği hızı test eder. Özellikle Türk Telekom altyapısında, 24 saatlik periyot boyunca hat stabilizasyonu yapılır. Bu sürede hız düşebilir, kopmalar yaşanabilir. Kullanıcılar bu durumu genellikle arıza sanır ama sistemsel olarak normaldir. Adaptasyon tamamlandığında, hız otomatik olarak yükselir ve kararlı hale gelir.
9. Eski Modemin Farklı Protokol Kullanıyor Olması
Bazı eski modemler hâlâ ADSL protokolüyle bağlanırken, yeni modem VDSL modunda çalışabilir. Ancak hattınız ADSL destekliyse, modem yanlış modda çalışmaya çalışır ve hız düşer. Arayüzde “Modulation Type” veya “DSL Mode” bölümünde ADSL2+, VDSL2 gibi seçenekler bulunur. Servis sağlayıcınızın hattı hangi protokolle çalışıyorsa, modem ayarının da buna göre yapılması gerekir. Yanlış mod seçimi, bağlantıyı bozmaz ama hızı ciddi biçimde sınırlar.
Sonuç
Yeni bir modem takıldığında internetin yavaşlaması genellikle arıza değil, ayar veya çevresel faktör kaynaklıdır. Hız düşüklüğü çoğu zaman geçici olur. İlk günlerdeki stabilizasyon süreci, modem konumu, kablo kalitesi ve cihaz uyumluluğu gibi etkenler performansı doğrudan etkiler. Bu yüzden modemi değiştirdikten hemen sonra hız testi yapmak yerine, birkaç saatlik adaptasyon sürecini beklemek ve ardından test etmek en doğru yaklaşımdır.
DSL ve Fiber Hatlarda Yeni Modem Neden Eski Performansı Vermez?
Yeni bir modem, teknik olarak daha gelişmiş olsa da, her hat türünde aynı şekilde performans göstermez. ADSL, VDSL ve fiber bağlantı sistemleri birbirinden farklı altyapılarla çalıştığı için, modemin bunlara uygun şekilde ayarlanması gerekir. Hattın tipine uygun olmayan ayar veya donanım, internetin “daha yavaş” hissedilmesine neden olabilir. Özellikle VDSL hatlarda hat gürültüsü, port senkronizasyonu ve yazılım uyumsuzluğu sık karşılaşılan sebepler arasındadır.
1. ADSL ve VDSL Arasındaki Uyum Sorunu
Yeni modem takıldığında, cihaz otomatik olarak hat türünü algılamaya çalışır. Ancak bazı modemlerde bu işlem her zaman doğru sonuç vermez. ADSL hattı olan bir kullanıcı, modemi “VDSL Only” modunda çalıştırıyorsa, modem bağlantı kurabilir ama düşük hızda senkron olur. Çünkü modem hattı tam olarak tanımlayamaz. Aynı şekilde VDSL hattında ADSL modunda çalışan modem, 35 Mbps’ye kadar desteklemesi gerekirken 16 Mbps civarına takılabilir.
Bu nedenle modem arayüzünde “DSL Modu” veya “Modülasyon Tipi” kısmını kontrol etmek önemlidir. Eğer servis sağlayıcınız ADSL kullanıyorsa “Auto” veya “ADSL2+” seçili olmalı; VDSL kullanıyorsa “VDSL2” seçeneği aktif edilmelidir. Bu küçük fark, hızın iki katına çıkmasını bile sağlayabilir.
2. Hat Senkronizasyonu ve Gürültü Değerleri
Yeni modemler, hat kalitesine göre otomatik hız ayarı yapar. Eğer hat üzerinde parazit veya zayıflama varsa, modem stabil bağlantı için hız değerini düşürür. Bu durumda “modem yavaşladı” gibi görünür ama aslında bağlantıyı korumak için kendini sınırlandırmıştır. Modem arayüzünde “SNR Margin” ve “Attenuation” değerlerine bakarak hattın durumunu anlamak mümkündür.
- SNR Margin: 6 dB altı kritik, 10–20 dB arası normal, 20+ dB mükemmel sinyal anlamına gelir.
- Attenuation: 50 dB üzeri zayıf hattı gösterir; bu durumda uzun kablo veya kötü bağlantı olabilir.
Eğer SNR değeri düşükse, modem hız yerine kararlılığı tercih eder. Eski modeminiz bu durumu göz ardı edip yüksek hızda bağlanmış olabilir, ama sık kopma yaşatıyordur. Yeni modem ise “akıllı” davranarak daha düşük ama stabil hızla çalışır. Yani hız azalması aslında kalite artışıdır.
3. Servis Sağlayıcının Hat Stabilizasyon Süreci
Yeni modem bağlandığında, servis sağlayıcı sisteminizde “profil öğrenme” moduna geçebilir. Bu özellikle Türk Telekom ve Superonline altyapılarında yaygındır. Hat, yeni cihazın tolerans değerlerine göre birkaç gün boyunca test edilir. Bu dönemde bağlantı hızı dalgalı olur, bazen 15 Mbps, bazen 25 Mbps görünür. Ancak bu geçici bir durumdur. Stabilizasyon tamamlandığında sistem en uygun hız profilini otomatik belirler.
Kullanıcılar genellikle bu dönemde “eski modem daha hızlıydı” izlenimi edinir. Aslında hat hâlâ aynı hızdadır, sadece sistem yeni modemi tanımaya çalışıyordur. Bu süreç ortalama 24 ila 72 saat sürer.
4. Modem Arayüz Ayarlarının Etkisi
Yeni modemlerin yönetim panelinde birçok gelişmiş ayar bulunur. Ancak bu ayarların bir kısmı yanlış yapılandırıldığında hızı düşürebilir. Örneğin:
- QoS (Quality of Service): Veri trafiğini öncelik sırasına koyar. Yanlış ayarlanırsa hız testlerinde düşük sonuç verir.
- Firewall / Güvenlik Duvarı: Yüksek seviyeye ayarlanmışsa paketleri yavaş işler, bu da gecikmeye neden olur.
- IPv6 Desteği: Bazı modemlerde hat uyumsuzluğu oluşturur; kapatıldığında hız artabilir.
- UPnP (Universal Plug and Play): Oyun ve akış servisleri için faydalıdır ama fazla açık bağlantı yavaşlamaya sebep olabilir.
Yeni modemlerde bu ayarların çoğu varsayılan olarak açık gelir. Ancak her bağlantı tipi için uygun değildir. Bu yüzden modemi sıfırlayıp yalnızca temel PPPoE kullanıcı adı ve şifresiyle yeniden kurmak, hatayı netleştirmenin en basit yoludur.
5. DNS Sunucularının Etkisi
Hız testlerinde yüksek sonuç alıp, web sitelerinin yavaş açılması durumu DNS kaynaklı olabilir. Bazı modemler, servis sağlayıcının otomatik DNS adreslerini kullanır. Ancak bu sunucular yoğun olduğunda yanıt süresi artar. Alternatif DNS’ler kullanmak bu farkı ortadan kaldırabilir. Örneğin:
- Google DNS: 8.8.8.8 ve 8.8.4.4
- Cloudflare DNS: 1.1.1.1 ve 1.0.0.1
- OpenDNS: 208.67.222.222 ve 208.67.220.220
Bu DNS adresleri modem arayüzünde “Internet Settings → DNS” kısmına manuel olarak yazılabilir. Sayfa açılış sürelerinde fark hissedilir, özellikle video platformlarında bağlantı hızlanır. Ancak DNS değişikliği internet hızını doğrudan artırmaz; sadece veri yönlendirmesini optimize eder.
6. Modem Firmware (Yazılım) Güncellemeleri
Yeni modemin “kutudan çıktığı hali” her zaman güncel değildir. Üreticiler sık sık yazılım güncellemeleri yayınlar, çünkü modemler piyasaya çıktıktan sonra yeni hat protokolleriyle uyumsuzluk yaşayabilir. Firmware güncellemeleri sadece güvenlik değil, hız ve sinyal kararlılığı açısından da önemlidir. Arayüzde “Yazılım Güncelleme” veya “Firmware Update” bölümü varsa, en son sürümün yüklü olduğundan emin olun.
Örneğin bazı TP-Link, Zyxel ve Keenetic modellerinde firmware güncellenmeden Wi-Fi 5 kanallarında hız yarıya düşer. Yazılım güncellemesi sonrası aynı hat üzerinde 2 kat fark oluşabilir. Bu nedenle modeminizi aldıktan hemen sonra güncelleme yapmak en etkili hız optimizasyonudur.
7. MTU Değeri ve Paket Büyüklüğü
MTU (Maximum Transmission Unit) değeri, ağda taşınan veri paketlerinin maksimum boyutunu belirler. Modemlerde genellikle 1492 veya 1500 olarak ayarlanır. Ancak bazı servis sağlayıcılar farklı MTU değerleriyle daha stabil çalışır. Yanlış MTU değeri, veri paketlerinin bölünmesine ve dolaylı olarak yavaşlığa neden olur. Bu değer, modem arayüzünde “WAN Settings” veya “Advanced → Internet” kısmında değiştirilebilir.
Örneğin Türk Telekom ADSL hatları için 1492, VDSL hatları için 1472 değeri genellikle idealdir. MTU değeri fazla yüksek ayarlanırsa bazı siteler geç açılır veya hiç yüklenmez. Bu ayar, modem hız sorunlarında göz ardı edilen ama etkili bir parametredir.
Sonuç
Yeni modem takıldığında, hat tipiyle modem ayarlarının tam uyumlu olmaması internet hızını düşürebilir. Modülasyon tipi, DNS adresleri, firmware ve MTU gibi detaylar küçük görünse de bağlantı performansını ciddi şekilde etkiler. Sorunu çözmenin yolu, modemi fabrika ayarlarına döndürüp adım adım doğru parametrelerle kurmaktan geçer. Bu aşamadan sonra hız hâlâ düşükse, sorun modemde değil hattın kalitesindedir.
Wi-Fi 2.4 GHz ve 5 GHz Farkı: Yeni Modemde Sinyal Neden Zayıf Görünür?
Yeni bir modem aldığınızda internet hızının düşük görünmesinin en sık nedeni, Wi-Fi frekans farklarıdır. Özellikle çift bant (dual-band) modemlerde hem 2.4 GHz hem 5 GHz ağı bulunur. Fakat kullanıcılar bu farkın pratikte ne anlama geldiğini genellikle bilmez. Sonuçta telefon veya bilgisayar bazen 2.4 GHz’e, bazen 5 GHz’e bağlanır ve hız farkı ciddi şekilde hissedilir. Bu nedenle “yeni modem daha yavaş” sanılır, oysa modem hızlıdır ama yanlış frekansta çalışıyordur.
1. 2.4 GHz ve 5 GHz Arasındaki Temel Fark
2.4 GHz Wi-Fi, eski ama daha uzun menzilli bir frekanstır. Duvarlardan daha rahat geçer, ancak veri aktarım hızı 100 Mbps civarında sınırlıdır. 5 GHz ise daha yüksek hız sağlar (400–900 Mbps arası) ama menzili düşüktür ve duvarlardan zayıf geçer. Yeni modemler genellikle her iki frekansı da yayınlar. Eğer cihazınız uzaktaysa, 2.4 GHz’e bağlanır ve hız düşer. Cihaz yakındaysa 5 GHz’e geçebilir, bu da hız testlerinde farklı sonuçlara neden olur.
Kısaca özetlersek:
- 2.4 GHz: Daha uzak mesafe, düşük hız
- 5 GHz: Daha kısa mesafe, yüksek hız
Yeni modeminizde internet yavaşsa, büyük olasılıkla cihazınız yanlış frekansa bağlanmıştır. Özellikle telefonlar “sinyali daha güçlü” olan ağı tercih eder, bu da genellikle 2.4 GHz’tir. Ancak güçlü sinyal, her zaman hızlı bağlantı anlamına gelmez.
2. Çift Bant (Dual-Band) Modemlerde Karışıklık
Modern modemler, aynı anda iki farklı Wi-Fi ağı yayınlar. Örneğin ağ adınız “EvInternet” ise, modem ayrıca “EvInternet_5G” isimli ikinci bir ağ oluşturur. Kullanıcı farkında olmadan 2.4 GHz yerine bu 5 GHz ağına bağlanmadığında hız düşük kalır. Çözüm olarak, modem arayüzünde her bant için farklı bir isim belirlemek oldukça faydalıdır. Böylece hangi ağa bağlandığınızı net olarak görebilirsiniz.
Birçok kullanıcı her iki ağı da aynı isimle bırakır ve telefon rastgele birini seçer. Bu durumda bağlantı kararlılığı sürekli değişir, ping artar ve hız testleri tutarsız olur. Oysa “EvInternet_2G” ve “EvInternet_5G” gibi iki ayrı isim kullanmak, sorunun kökten çözülmesini sağlar.
3. Cihaz Uyumluluğu
Tüm cihazlar 5 GHz Wi-Fi’yi desteklemez. Özellikle 2018 öncesi akıllı telefonlar, eski dizüstü bilgisayarlar veya akıllı TV’lerde sadece 2.4 GHz desteği bulunur. Bu durumda yeni modemin hızlı yayın yaptığı bant, cihaz tarafından görülemez. Cihaz sadece 2.4 GHz’e bağlanır ve maksimum 50–70 Mbps civarında hız alır. Bu da “modem yavaş” algısı yaratır, oysa modem değil, cihaz sınırlayıcıdır.
Bunu anlamanın kolay yolu cihazın Wi-Fi özelliklerine bakmaktır. “802.11a/ac/ax” destekliyse 5 GHz çalışır, sadece “802.11b/g/n” yazıyorsa 2.4 GHz’le sınırlıdır.
4. Kanal Çakışması (Channel Interference)
2.4 GHz bandı, çevredeki diğer ağlarla aynı frekansı kullanıyorsa parazit oluşur. Bu da hızın düşmesine neden olur. Özellikle apartman dairelerinde 10’dan fazla modem aynı anda yayın yapıyorsa, sinyaller birbirini boğar. Bu durum “kanal çakışması” olarak bilinir. Modem arayüzünde “Channel” bölümünde genellikle “Auto” seçili olur, ancak her zaman en uygun kanalı bulamayabilir. Manuel olarak kanal değiştirmek, sinyal kalitesini artırabilir.
Türkiye’de en az çakışan kanallar genellikle 1, 6 ve 11’dir. Bu kanalları sırayla deneyerek hangisinde daha iyi hız aldığınızı test etmek mümkündür. Bazı gelişmiş modemlerde “Wi-Fi Analyzer” özelliği bulunur, bu sayede modem çevredeki sinyalleri tarar ve en boş kanalı otomatik olarak önerir.
5. Evdeki Fiziksel Engeller
Yeni modem farklı bir konuma taşındıysa, Wi-Fi performansı bundan ciddi şekilde etkilenir. Özellikle 5 GHz sinyali duvar, dolap veya metal yüzeylerden geçerken büyük oranda zayıflar. Bu nedenle modemin konumu, hız üzerinde en az hat kalitesi kadar etkilidir. Modem mümkünse açık bir alanda, yerden 1 metre yükseklikte ve duvar köşesinden uzakta olmalıdır. TV arkası, dolap içi veya modem üzerine konan eşyalar sinyali bastırır.
Ayrıca bazı kullanıcılar modemin antenlerini yanlış yönde çevirir. Antenler dik konumda olmalı, yatay şekilde değil. Çünkü sinyal yayılımı antenin çevresel eksenindedir, ucundan değil. Bu küçük detay bile Wi-Fi hızını yüzde 30 artırabilir.
6. 5 GHz Sinyalinin Evde Ulaşmadığı Odalar
Yeni modemin 5 GHz sinyali, yan odalara ulaşmakta zorlanıyorsa çözüm olarak iki yöntem vardır: Wi-Fi menzil genişletici (range extender) veya mesh sistem. Bu cihazlar, sinyali alıp yeniden yayınlayarak evin her noktasında aynı hızda internet sağlar. Özellikle kat farkı olan evlerde bu sistem çok işe yarar. Aksi hâlde modem ne kadar güçlü olursa olsun, 5 GHz sinyali en fazla birkaç odaya ulaşır.
Wi-Fi menzil genişleticiler, prize takılarak çalışır ve kurulumu oldukça kolaydır. Bazı yeni modeller, modemin markasıyla uyumlu çalışarak sinyal kaybını minimuma indirir. Eğer modeminizin sinyal gücü evin her yerine ulaşmıyorsa, bu cihazlar fark yaratabilir.
7. Otomatik Güç Yönetimi Ayarları
Bazı modemlerde “Power Saving” veya “Wi-Fi Optimization” gibi özellikler bulunur. Bu ayarlar, modemin yayın gücünü ortamdaki cihaz sayısına göre düşürür. Ancak evde az cihaz varsa, modem sinyal seviyesini gereğinden fazla kısabilir. Bu da bağlantı yavaşlaması şeklinde hissedilir. Arayüzde bu tür enerji tasarrufu ayarlarını kapatmak, kablosuz performansı artırır.
8. Wi-Fi Şifreleme Türünün Hız Üzerindeki Etkisi
Yeni modemlerde varsayılan olarak WPA3 şifreleme yöntemi bulunur. Bu yöntem güvenlik açısından mükemmeldir, ancak bazı eski cihazlar bu protokolü desteklemez. Cihazlar bağlanmakta zorlandığında, modem sinyali otomatik olarak yavaşlatır. Eğer eski telefon veya bilgisayar kullanıyorsanız, şifreleme türünü WPA2 olarak değiştirmek gerekebilir. Bu hızdan ödün vermeden bağlantı uyumluluğunu korur.
Sonuç
Yeni bir modemde Wi-Fi’nin eskisinden yavaş görünmesi genellikle frekans farkı, cihaz uyumsuzluğu veya sinyal zayıflığıyla ilgilidir. 2.4 GHz her ne kadar güçlü görünse de, 5 GHz kadar hızlı değildir. Bu nedenle hangi ağa bağlandığınızı bilmek, doğru kanal seçimini yapmak ve modemi doğru konuma yerleştirmek hız farkını ortadan kaldırır. Unutmayın, modem sadece bağlantıyı sağlar; hızı belirleyen asıl etken, sinyali nasıl kullandığınızdır.
Modem ve Kablo Kaynaklı Yavaşlıklar: Donanımın Rolü
Yeni bir modem taktığınızda, “donanım farkı” çoğu zaman gözden kaçar. Oysa internet hızının önemli bir bölümü, kullanılan kabloların kalitesi, adaptör gücü, port tipi ve cihazın teknik özellikleriyle ilgilidir. Modem teorik olarak yüksek hız desteklese de, çevresindeki bağlantı elemanları eskiyse performans düşer. Bu nedenle sadece modemi değil, tüm ağı birlikte değerlendirmek gerekir.
1. Ethernet (LAN) Kablolarının Sınıfı
Yeni modemde internet yavaşsa, kablo tipi ilk kontrol edilmesi gereken noktadır. Birçok kullanıcı hâlâ eski CAT5 veya CAT5e kabloları kullanır. Oysa bu kablolar 100 Mbps veya 1 Gbps hız sınırına sahiptir. Eğer internet paketiniz veya modeminiz daha yüksek hız destekliyorsa, bu kablolar darboğaz yaratır. Örneğin 1000 Mbps’lik bir bağlantıda CAT5 kablo kullanmak, hızın 80–90 Mbps’e kadar düşmesine neden olabilir.
Güncel kablo standartları arasında farklar şunlardır:
- CAT5: 100 Mbps’ye kadar, kısa mesafeler için
- CAT5e: 1 Gbps’ye kadar, orta mesafe
- CAT6: 10 Gbps’ye kadar, ev ve ofis için ideal
- CAT7: 10 Gbps+ destekli, elektromanyetik korumalı
Yeni bir modem alırken yanında gelen Ethernet kablosu genellikle CAT5e’dir. Ancak özellikle fiber bağlantılarda CAT6 kablo kullanmak fark yaratır. Kablo üzerinde baskılı yazılardan (örneğin “CAT6 UTP”) bu bilgiyi görebilirsiniz.
2. Modem Portlarının Hız Sınırlamaları
Yeni modemlerde genellikle 4 adet LAN (Ethernet) portu bulunur. Ancak bu portların hepsi aynı hızda değildir. Bazı modellerde sadece 1. port “Gigabit” hızındayken diğerleri “Fast Ethernet” (100 Mbps) olarak çalışır. Eğer bilgisayarınızı veya router’ınızı 2., 3. veya 4. porta taktıysanız, internet hızı otomatik olarak sınırlanır. Bu fark kullanıcı tarafından fark edilmez çünkü bağlantı stabil görünür, ama hız düşük olur.
Bunu anlamak için modem arayüzündeki “Port Status” veya “Bağlantı Hızı” sekmesine bakabilirsiniz. Portun “100 Mbps” veya “1000 Mbps” olarak görünüp görünmediğini kontrol etmek yeterlidir. Eğer bağlantı düşük görünüyorsa, cihazı farklı bir porta takın.
3. DSL Splitter ve Telefon Hattı Kalitesi
ADSL veya VDSL bağlantılarda, hattın girişinde bulunan splitter (ayırıcı) zamanla performansını kaybedebilir. Özellikle yıllardır kullanılan splitter’lar, oksitlenme veya iç direnç artışı nedeniyle sinyali zayıflatır. Yeni bir modem takıldığında bu eski splitter, modemle tam uyum sağlayamaz. Bu durumda internet hızında düşme yaşanır. Basit bir test olarak splitter’ı devreden çıkarıp hattı doğrudan modeme bağlayarak hız farkı kontrol edilebilir.
Ayrıca telefon kablolarının duvar içinden geçtiği eski yapılarda, kablo uçları gevşemiş veya izolasyonu zarar görmüş olabilir. Bu da hat zayıflamasına neden olur. Bu durumda modemi başka bir prize takarak hattı test etmek, sorun kablo kaynaklı mı anlamanın pratik yoludur.
4. Modem Adaptör Gücü ve Isınma Sorunları
Yeni modemler eski modellere göre daha fazla enerji tüketir çünkü aynı anda birden fazla anten, işlemci ve yayın birimi çalıştırırlar. Eğer modemin adaptörü yeterli akım sağlayamıyorsa, cihaz tam performansla çalışamaz. Özellikle düşük akımda Wi-Fi yayın gücü azalır, bu da hızın düşmesine neden olur. Adaptör üzerindeki değerler “12V – 1A”, “12V – 1.5A” veya “12V – 2A” şeklinde yazar. Modemin etiketinde önerilen değerle adaptör değeri aynı olmalıdır.
Ayrıca ısınma da önemli bir faktördür. Uzun süre açık kalan modemlerde sıcaklık arttıkça işlemci frekansı düşer (thermal throttling). Bu durum özellikle yaz aylarında internetin giderek yavaşlamasına yol açabilir. Modemi kapalı bir dolapta değil, hava alan bir noktada tutmak performans açısından faydalıdır.
5. Router, Access Point ve Ek Cihazlar
Bazı kullanıcılar yeni modemi router veya menzil genişletici (repeater) ile birlikte kullanır. Ancak bu cihazların konfigürasyonu doğru yapılmazsa, hız ciddi biçimde düşebilir. Örneğin repeater cihaz, ana modemin sinyalini tekrarlarken her veri paketini iki kez iletir; bu da gerçek hızın yarıya düşmesi anlamına gelir. Router ile modem arasında kablo bağlantısı yerine kablosuz bağlantı (WDS köprü) kullanılıyorsa, bu fark daha da artar.
Yeni modemde internetin yavaş olmasının sebebi bazen bu ara cihazlardır. Test için bilgisayarı doğrudan modeme kabloyla bağlayıp hız farkını ölçmek en doğru yöntemdir. Eğer kablolu bağlantı hızlı, kablosuz bağlantı yavaşsa sorun router veya menzil genişleticidedir.
6. USB Portu Olan Modemlerde Ekstra Yük
Bazı modemlerde harici disk, yazıcı veya medya paylaşımı için USB portu bulunur. Ancak bu port aktifken modem işlemcisinin yükü artar. Özellikle USB’ye bağlı sabit disk sürekli veri gönderiyorsa, modem bant genişliğini yönetmekte zorlanır. Bu durumda internet hızı genel olarak düşer. Eğer modemi sadece internet için kullanıyorsanız, USB bağlantısını devre dışı bırakmak performansı artırır.
7. Evdeki Elektrik Hatları ve Parazitler
Modem, güç kaynağı üzerinden şehir elektriğine bağlıdır. Ancak aynı prize bağlı yüksek akımlı cihazlar (örneğin saç kurutma makinesi, elektrikli ısıtıcı veya mikrodalga fırın) parazit oluşturabilir. Bu parazitler, modemin güç stabilitesini etkileyerek Wi-Fi verimliliğini düşürür. Özellikle ucuz uzatma kabloları veya çoklu prizlerde bu sorun daha sık görülür. Modemi mümkünse doğrudan duvar prizine bağlamak, temiz enerji akışı sağlar.
8. Donanım Uyumluluğu ve Marka Farkı
Her modem markası, farklı DSL veya fiber çipsetleri kullanır. Örneğin Broadcom tabanlı modemler uzun hatlarda daha kararlı çalışırken, Lantiq çipsetli modeller düşük hat zayıflamasında daha yüksek hız sunar. Bu nedenle eski modeminizin markasıyla yenisinin farklı olması, hat üzerinde farklı sonuçlar doğurabilir. Bu fark genellikle kullanıcı tarafından fark edilmez, ama “eski modem daha iyiydi” düşüncesinin nedeni bu olabilir.
Sonuç
Yeni modemlerin yavaş görünmesinin bir nedeni de çevresindeki fiziksel ekipmanlardır. Eski kablolar, yanlış port kullanımı, yetersiz adaptör veya hatalı menzil genişletici bağlantıları, hızın ciddi şekilde düşmesine yol açabilir. Sorunu tespit etmenin en kolay yolu, modemi doğrudan elektrik prizine takıp, kabloyla bağlantı kurarak test etmektir. Eğer hız düzeliyorsa, suçlu kablolardır; düzelmiyorsa modem ayarlarına bakmak gerekir.
Kişisel Deneyim, En Sık Yapılan Hatalar ve Mini SSS
Yeni bir modem aldığınızda, kutudan çıkan cihaz genellikle “daha iyi” olma beklentisi yaratır. Ancak kullanıcıların büyük kısmı kurulum adımlarında birkaç basit detayı atladığı için sonuç hayal kırıklığına dönüşür. İnternet eskisinden daha yavaş gelir, videolar donarak oynar ve hız testleri tatmin etmez. Bu son bölümde hem kişisel gözlemlerimi hem de kullanıcıların en sık yaptığı hataları paylaşacağım. Çünkü bu hatalar, çoğu zaman teknik arızadan çok daha sık görülür.
1. Yeni Modem Alınca Eski Splitter’ı Kullanmaya Devam Etmek
Birçok kullanıcı, “eski splitter zaten çalışıyordu” diyerek onu değiştirmez. Ancak bu küçük parça, hattın kalitesini doğrudan etkiler. Zamanla iç direnci artar, temas noktaları oksitlenir ve sinyali zayıflatır. Yeni modemin performansını da doğal olarak sınırlar. Ben de kendi evimde aynı durumu yaşadım: Eski splitter’ı değiştirdiğimde hız testlerinde yaklaşık %20 artış gördüm. Üstelik maliyeti 50 TL bile değildi.
2. Modem Konumunu Rastgele Seçmek
Yeni modem geldiğinde kablo uzunluğu yettiği yere konur, genellikle TV ünitesinin altına sıkıştırılır. Oysa modem konumu internet performansını doğrudan etkiler. Benim deneyimime göre, modem odanın merkezine ve yüksek bir konuma taşındığında Wi-Fi çekim gücü fark edilir derecede artıyor. Aynı modem, farklı bir yere konduğunda hızın iki katına çıktığını görmek mümkün.
3. Modem Yazılımını Güncellemeden Kullanmak
Yeni bir cihaz aldığınızda, genellikle “en güncel hali budur” sanılır. Oysa modem üreticileri, piyasaya sürülen ilk sürümlerden sonra düzenli olarak güncellemeler yayınlar. Bu güncellemeler, hat kararlılığı ve sinyal optimizasyonu açısından fark yaratır. Modemimin ilk kurulumunda 45 Mbps civarında hız alıyordum. Firmware güncellemesi sonrası aynı hatta 70 Mbps gördüm. Yani yazılım güncellemesi sadece güvenlik değil, hız açısından da gereklidir.
4. Modem Resetini Gereğinden Fazla Yapmak
Yeni modem yavaş olduğunda birçok kişi çareyi sürekli reset atmakta bulur. Ancak bu, sorunu çözmek yerine bazen kötüleştirir. Özellikle servis sağlayıcı tarafında profil öğrenme süreci devam ediyorsa, sık reset hattın kararlılığını bozar. Sistem sizi “sorunlu kullanıcı” olarak algılar ve hattınızı düşük profilde sabitler. Bu durumda hız kalıcı olarak düşer. Eğer modem değişikliğinden sonra bağlantı sık kopmuyorsa, en az 24 saat hiç reset atmadan beklemek en doğrusudur.
5. Eski Wi-Fi Şifresini Yeniden Kullanmak
Basit ama etkili bir hata: Yeni modem kurulduğunda çoğu kişi “aynı şifreyle devam edeyim, cihazlar otomatik bağlansın” der. Ancak bazı cihazlar eski bağlantı protokolünü (örneğin WPA2) hafızasında tutar ve yeni modemde kararsız çalışır. Bu durumda Wi-Fi bağlantısı kurulur ama veri aktarımı zayıf olur. Yeni modeme geçerken Wi-Fi adını ve şifresini tamamen yenilemek, bağlantı kararlılığını artırır. Cihazlar yeni bağlantıyı sıfırdan algıladığı için hız fark edilir biçimde artar.
6. İnternet Hızını Sadece Wi-Fi Üzerinden Ölçmek
Modem değişiminden sonra hız testi yaparken sadece Wi-Fi bağlantısına güvenmek, yanıltıcı sonuçlar verir. Kablosuz ağ sinyal gücü, cihaz anteni ve çevresel faktörlere bağlıdır. Bu nedenle test mutlaka kablolu bağlantıyla yapılmalıdır. Benim de ilk ölçümümde 30 Mbps görünüyordu, ama Ethernet kablosuyla test ettiğimde 80 Mbps’ye ulaştı. Aradaki fark, modemde değil Wi-Fi sinyalindeydi.
7. Uygulama Üzerinden Yapılan Hız Testlerinin Yanıltıcılığı
Telefon uygulamalarıyla yapılan hız testleri genellikle mobil ağla Wi-Fi arasında geçiş yaptığı için doğru sonucu vermez. Ayrıca bazı uygulamalar sunucuyu otomatik seçmediği için uzak lokasyonlarda test yapar. Bu da hızı düşük gösterir. Modem performansını doğru ölçmek istiyorsanız, bilgisayardan speedtest.net veya fast.com üzerinden test yapmak gerekir.
8. Yanlış Modem Ayarlarını “Gelişmiş Ayar” Sanmak
Modem arayüzünde onlarca gelişmiş ayar bulunur ve kullanıcılar genellikle bunları “hızı artırır” düşüncesiyle değiştirir. Ancak QoS, VPN, IPv6 veya MAC filtreleme gibi ayarların yanlış yapılandırılması, tam tersine bağlantıyı yavaşlatır. Özellikle bazı forumlarda önerilen “modemi hızlandırma ayarları” yöntemleri, modern modemlerde etkisizdir. Benim tavsiyem, servis sağlayıcının önerdiği temel ayarları kullanmaktan yanadır. Gereksiz özellikleri kapatmak genellikle daha iyi sonuç verir.
9. Modemi Çok Sayıda Cihaza Aynı Anda Bağlamak
Yeni modemler güçlü görünse de, evdeki cihaz sayısı arttıkça bant genişliği paylaştırılır. Telefonlar, tabletler, televizyonlar ve IoT cihazları aynı anda bağlıysa, modem yük altında kalır. Özellikle video akışı yapan cihazlar hızın büyük kısmını kullanır. Bu durumda modem yavaşlamaz ama internet paylaşımı dengesiz olur. Çözüm, 5 GHz bandını yoğun cihazlara, 2.4 GHz bandını diğerlerine ayırmaktır.
Kişisel Deneyim: Modem Değişimi Sonrası Şaşırtıcı Fark
Yeni modemimi taktıktan sonra ilk başta internet hızım 20 Mbps civarında kalmıştı. Eski modemle 75 Mbps alıyordum, dolayısıyla “modem bozuk mu?” diye düşündüm. Tüm kabloları kontrol ettim, DNS değiştirdim, sonuç değişmedi. Sonra fark ettim ki cihazım 2.4 GHz’e bağlanmış. Aynı anda 5 GHz ağını seçtiğimde hız 80 Mbps’ye çıktı. Sorun modem değil, bağlantı frekansıymış. Bu deneyim bana gösterdi ki, “yeni” her zaman “doğru ayarlanmış” anlamına gelmiyor.
Sık Sorulan Sorular (SSS)
Yeni modem taktıktan sonra internet neden yavaşladı?
Genellikle geçici bir durumdur. Modem hattı tanımaya çalışır, bu sırada hız düşük görünebilir. Ayrıca modem konumu, Wi-Fi frekansı veya hat tipiyle ilgili ayarlar fark yaratır.
Eski modemim daha hızlıydı, yeni modem neden düşük hız gösteriyor?
Yeni modem daha hassas çalıştığı için hat gürültüsünü fark edip hız düşürür. Bu, bağlantının daha kararlı olmasını sağlar. Eski modem yüksek hız veriyor olabilir ama sık kopuyordu.
Yeni modemle birlikte DNS değiştirmek işe yarar mı?
Doğrudan hız artışı sağlamaz, ancak sayfa açılış sürelerini kısaltır. Google veya Cloudflare DNS kullanmak genellikle daha stabil bir bağlantı sağlar.
Wi-Fi 5 veya 6 destekli modem aldım ama hız farkı yok. Neden?
Bağlı cihazlarınız eskiyse bu yeni protokolleri kullanamaz. Cihaz sadece 2.4 GHz destekliyorsa, modem ne kadar güçlü olursa olsun hız sınırlı kalır.
Yeni modemle kablolu bağlantı hızlı ama Wi-Fi yavaş. Bu normal mi?
Evet, çünkü kablosuz bağlantılar çevresel parazitlerden etkilenir. 5 GHz ağı tercih etmek, doğru kanal seçimi yapmak ve modemi açık alanda tutmak fark yaratır.
Sonuç
Yeni bir modem takıldığında internetin yavaş görünmesi genellikle cihaz arızasından değil, ayar veya çevresel faktörlerden kaynaklanır. DSL tipi, Wi-Fi frekansı, kablo kalitesi ve yazılım sürümü doğru yapılandırıldığında, yeni modem mutlaka daha verimli çalışır. En önemlisi, değişiklikten sonra sabırlı olmak gerekir. Hattın stabil hale gelmesi bazen 24 saati bulabilir. Doğru konum, doğru kablo ve doğru ayarlarla internet hızı, eski modemin ötesine geçecektir.